Gastroparezi

Diyabetik Gastroparezi

Diyabetik gastroparezi, Tip 1 ve tip 2 şeker hastalığı olan hastalarda görülen gecikmiş mide boşalması durumudur. Pilor yani alttaki mide kapakçığında fonksiyon kaybı veya spazm, pilorda gevşeme kaybı ve eşlik eden midenin antrum kısmında hareket kaybı gastropareziye sebep olur.

Tanı için midenin antrum kısmında tıkanıklığa sebep olabilecek başta ülser veya tümör gibi diğer durumlar dışlanmalıdır.  Bunun için endoskopi ve gerekirse motilite çalışması gerekir. Mide boşalma testinde ikinci saatte midede >%60’tan fazla ve/veya dördüncü saatte >%10’dan faza gıda kalması söz konusu ise gecikmiş mide boşalmasından bahsedilir. En önemli semptom-şikayetler bulantı, kusma, erken doyma, tokluk, dolgunluk, şişkinlik ve karın ağrısıdır.

Tedavide şikayetlerin kontrolünde antiemetikler yani bulantı ilaçları ve prokinetikler yani barsak-mide hareketlerini hızlandırıcı ilaçlar kullanılır; metoklopramid yani metpamid hem bulantıyı engeller hem de sindirimi hızlandırır.  Ancak tardif diskinezi dediğimiz ciddi bir yan etkisi vardır ve bu nedenle kullanımı azalmıştır. Bu nedenle diğer tedaviler ve yöntemler araştırılmıştır.

Tedavide kullanılan diğer bulantı ilaçları (Antiemetikler) ise şunlardır:

  • 5-HT3 antagonistleri dediğimiz granisetron, ondonsetron gibi ilaçlar özellikle kemoterapi veya radyasyon kaynaklı ve ameliyat sonrası bulantı ve kusmada etkilidir.
  • Bir nörokinin-1 reseptör antagonisti olan aprepitant, kemoterapinin neden olduğu mide bulantısının kısa süreli tedavisinde kullanılmaktadır.
  • Bir alfa-2 agonisti olan klonidin, bulantı ve kusma semptomlarını azalttığı gösterilmiştir.

Prokinetikler: azitromisin, eritromisin, metoklopramid, domperidon ve diğerleri

  • Ağızdan metpamid tablet yerine metpamid sprey hem daha etkili hem daha az yan etkiye sahiptir.
  • Domperidon (Motilium) tokluk, bulantı ve kusma semptomlarında iyileşme ile ilişkilendirilmiştir ancak kardiyotoksisiteye sahiptir (uzamış QT aralığı yapar)
  • Eritromisin, motilin reseptörü üzerinde agonist etkisi olan bir makrolid antibiyotiktir ve damardan veya ağızdan verilmesi gastrik boşalmayı %30-60 oranında iyileştirebilir.
  • Benzer bir makrolid olan azitromisinin de gastrointestinal dismotilitesi olan hastalarda antral ve duodenal kasılmaları iyileştirdiği gösterilmiştir; bununla birlikte eritromisinden farklı olarak daha az ilaç-ilaç etkileşimine sahiptir.
  • Seçici bir ghrelin reseptör agonisti olan Relamorelin, mide hareketliliğini arttırır ve gastroparezi semptomlarını hafifletir.
  • 5HT4 reseptör agonisti olan ilaçlar mide boşalmasını hızlandırır. Sisaprid ve tegaserod kardiyotoksiktir. Prucaloprid ve Velusetrag değildir ve kullanılabilir.
  • Bu ilaçların kullanımında özellikle kardiak yani kalp ile ilgili yan etkilere dikkat etmek gerekir. Bu hastalar bir de antidepresan da aldığı için yan etkiler daha da artar. 

Kan şekeri ve diyet:

  • Akut ve kronik hiperglisemi mide boşalmasını geciktirebilir.
  • Gecikmiş mide boşalması hipoglisemi ile de ilişkili olabilir ve bu durum “gastrik” hipoglisemi olarak adlandırılmıştır.
  • Diyabetik gastroparezi semptomlarını azaltmada hastalara sık aralıkla ama küçük porsiyonda diyabetik bir diyet vermek etkilidir. Yüksek yağlı katı öğünlerden kaçınılması, düşük yağlı/düşük lifli diyet uygulanması ve sıvı içerikli öğünlerin artırılması iyi gelir. Gazlı içeceklerden kaçınılmalıdır.

Diğer tedaviler:

  • Pilor içindeki kas tabakasına botulinum toksininin enjeksiyonu (körlemesine veya EUS ile) etkili olabilir.
  • Jejunostomi tüpü yerleştirilmesi düşünülebilir.
  • Endoskopik transpilorik stent yerleştirilmesi kurtarma tedavisi olarak gastrik elektrik stimülasyonu gibi daha kalıcı tedavilere köprü olarak önerilmiştir.
  • Gastrik elektrik stimülasyonunu tedavisi ve laparoskopik piloroplasti isimli cerrahi en sık uygulanan tedavi yöntemi iken
  • Son zamanlarda sıklıkla uygulanan gastrik peroral endoskopik piloromyotomi (G-POEM) çok etkili bir yöntemdir.